Dijital Dönüşüm Strateji Belgesi
1. EĞİTİM-ÖĞRETİM
1.1. Dijital Dönüşüm için Eğitim
1.1.1. Eğiticiler için dijital pedagoji eğitimi
Günümüzde eğiticiler, dijital beklentiye sahip öğrencilerin artan talebine ayak uydurmak için öğretme ve öğrenme tekniklerini geliştirme sürecinde yaşanan güçlüklerle karşı karşıyadır. Bu bağlamda, eğiticilerin teknolojiyi nasıl etkili bir şekilde kullanacaklarını ve uygulamanın gerisindeki öğrenme teorilerini anlamaları, vermek istedikleri öğrenme çıktıları için doğru teknolojiyi nasıl seçeceklerini bilmeleri gerekir. Bunun için eğiticilerin uzaktan öğrenme ve hibrit pedagoji, dijital pedagoji ve dijital dönüşüm, teknoloji ile zenginleştirilmiş ortamlarda özdüzenleme, senkron ve asenkron uzaktan eğitim yönetimi, farklılaştırılmış dijital öğretim stratejileri, öğretim tasarımında dijital pedagoji, dijital ölçme-değerlendirme ve geri bildirim gibi başlıklarda eğitim alması gereklidir. Alanında uzmanların ve Uzaktan Eğitim Merkezinin (GSU-UZEM) desteği ile dijital pedagoji eğitimi programı hazırlanacak ve uygulamaya konulacaktır.
1.1.2. Dijital okuryazarlık eğitimi
Dijital okuryazarlık, kullanıcının teknolojiyi kullanarak bilgiyi bulma, değerlendirme, organize etme, oluşturma becerisi ve teknoloji açısından zengin ortamlarda bu beceriyi kullanarak sorunları çözme yeteneği olarak tanımlanmaktadır. Dijital okuryazarlıkla ilgili uygulamalar birbiri ile kesişen çok sayıda ve çeşitli bileşenlerden oluşur. Bu bileşenlerin arasında bilgi-iletişim teknolojileri, etkili iletişim, fonksiyonel beceriler, bilgiyi bulma ve seçme yeteneği, iş birliği, elektronik güvenlik, yaratıcı düşünme, kültürel ve sosyal farkındalık, eleştirel düşünme ve değerlendirme bulunur. Önlisans ve lisans seviyesindeki eğitim ile hizmet içi ve sürekli eğitim kapsamında dijital okuryazarlığın nasıl bütünleştirileceği konusunda faaliyet planı hazırlanacak ve uygulamaya konulacaktır.
1.1.3. Yazılım kullanımı eğitimi
Üniversitenin bünyesinde faydalanılan genel veya özel maksatlı çok sayıda yazılım bulunmaktadır. Mevcut koşullarda bunların bir kısmı bağımsız diğer kısmı ise bütünleşik çalışmaktadır. İçinde bulunduğumuz yüzyılda teknolojinin çok hızlı gelişim göstermesi, Üniversitenin sunduğu hizmetleri iyileştirmede ve çeşitlendirmede önemli fırsatlar sunduğu gibi çeşitli zorunluluklar da ortaya çıkarmaktadır. Bu kapsamda, dijital dönüşüm süreci sürekli biçimde yeni bilişim teknolojileri altyapıları edinimi ve mevcutların ıslahı ihtiyacını doğurmaktadır. Akademik ve idari personelin bu yazılımları kullanma yetkinliğinin güncel tutulması ve geliştirilmesi için mevcut durumun envanter çalışması yapılacak, buna uygun olarak bir hizmet içi eğitim programı planlanacak ve uygulamaya konulacaktır.
1.2. Eğitimde Dijital Dönüşüm
1.2.1. Harmanlanmış eğitim yaklaşımlarının uygulanması
Koronavirüs pandemisi dönemi, kuruluşundan itibaren uzaktan öğretim konusunda kurumsal çapta girişimde bulunmamış Üniversiteye değerli bir deneyim kazandırmıştır. Çok uzun bir süre boyunca eğitim-öğretimin tamamen uzaktan yürütülmüş olması, derin çekinceleri olan çevrelerin bu konuya daha ılımlı yaklaşmasına vesile olmuştur. Üniversitede tıp, dişçilik, fizik, kimya, spor veya güzel sanatlar gibi uygulama ağırlıklı programların bulunmayışı, çevrim içi uzaktan eğitim-öğretim yöntemlerinin hızlıca devreye alınmasına ve öğretim elemanları ile öğrencilerin hızlıca uyum sağlamasına imkân tanımıştır. Bununla birlikte, tamamıyla uzaktan yürütülen öğretimin sakıncalarını gözlemleme fırsatı da yakalanmıştır. Çevrim içi ve canlı yapılmasına rağmen uzaktan öğretimin derslere katılımı düşürmesi, alınan tüm tedbirlere rağmen ölçme değerlendirme sisteminin yürütülmesinde tam kontrolün sağlanamaması ve eğitimin toplumsallaşma boyutunun çok geriye düşmesi bu sakıncaların başında gelmektedir. Bununla birlikte, öğretim programlarının göreceli olarak sınırlı kontenjana sahip olması, Üniversitenin bu farklılığını faydaya çevirmesinde yüz yüze eğitimi vazgeçilmez kılmaktadır. Tüm farklı boyutlar bir arada değerlendirildiğinde, yüz yüze eğitim ile çevrim içi eğitimi harmanlayan yaklaşımlarının uygulanması kaçınılmaz görünmektedir. Harmanlanmış eğitime geçiş sürecinin yol haritası oluşturulacak ve ayrıntılı faaliyet planı uygulamaya konulacaktır.
1.2.2. Öğrenme yönetim sisteminin devreye alınması
E-öğrenmenin ana bileşenlerinden birini oluşturan Öğrenme Yönetim Sistemi (ÖYS) yazılımları, ağ üzerinden eş zamanlı olmayan öğrenme materyali sunma, sunulan öğrenme materyalini değişik biçimlerde paylaşma ve tartışma, derslere kayıt olma, ödevler alma, sınavlara girme, bu ödev ve sınavlara ilişkin geri bildirim sağlama, öğrenme materyallerini düzenleme, öğrenci, öğretim elemanı ve sistem kayıtlarını tutma, raporlar alma gibi olanakların otomatik olarak gerçekleşmesini sağlar. ÖYS’lerin sahip olması beklenen özellikler arasında birlikte çalışılabilirlik, yeniden kullanılabilirlik, yönetilebilirlik, erişilebilirlik, devamlılık ve ölçeklenebilirlik sayılabilir. 2020 yılı öncesinde Üniversitenin eğitim-öğrenim programlarını sınırlı kapsayan bir ÖYS kullanılmıştır. Bu tarihten sonra tüm programları kapsayan ve çevrim içi canlı dersi de içeren, beklenen tüm özelliklere sahip bir ÖYS acilen temin edilmiştir. Ancak uygulamada yaşanan sorunlar, yeni bir ÖYS için kapsamlı bir araştırmayı ve akabinde kalıcı bir sistem kurmayı gerektirmektedir.
1.2.3. Program çıktılarını ölçme-değerlendirme ve geri bildirim sistemi
Eğitim-öğretim programlarının ve eğitim kurumlarının akreditasyonunda, eğitim kalitesini ölçmek ve standartların sağlanıp sağlanmadığını kanıtlamak en önemli uğraşlardan biridir. Program çıktılarının sağlanma düzeyi dönemsel olarak belirlenmeli ve belgelenmeli, bunun için kullanılan bir ölçme-değerlendirme süreci oluşturulmalı ve işletilmeli, bunun sonucunda, mezuniyet aşamasına gelmiş olan her bir öğrencinin program çıktılarını sağladığı kanıtlanmalıdır. Aynı zamanda, öğrencilerin eğitim aldıkları programdaki kişisel ilerleme seviyeleri hakkında sürekli geri bildirim alabilmelerine, bireysel olarak gelişmeye açık yönlerini belirlemelerine ve buna uygun bireysel çalışma programlarını düzenlemelerine zemin sağlanmalıdır. Bu bağlamda, mevcut sistemlerle bütünleşik çalışacak kapsamlı ve kapsayıcı bir ölçme, değerlendirme ve geri bildirim sistemi tasarlanacak, hazırlanacak ve uygulamaya konulacaktır.
1.2.4. İşbirlikleri sayesinde çevrim içi eğitim kaynaklarının çeşitlendirilmesi
21. yüzyılın ağ biçiminde bağlı dünyasında, bilgi birikimi olağanüstü bir hızda büyümekte ve gelişmektedir. Bu durum, yükseköğretim döneminde elde edilen bilgi, beceri ve yeteneklerin geçmişe kıyasla çok daha kısa bir sürede yenilenmesi ve geliştirilmesi ihtiyacını doğurmaktadır. Bazı meslekler önemini kaybetmekte iken yeni meslekler ve uzmanlıklar ortaya çıkmakta, bu da bireylerin değişen koşullara hızlı uyum sağlamasını gerekli kılmaktadır. Bu bağlamda bireyler, eğitimini aldıkları disiplinin müfredatının hem içinde hem de dışında daha fazla eğitim kaynağına erişim gereksinimi duymaktadır. Galatasaray Üniversitesi, yurt içindeki ve dışındaki eğitim kurum/kuruluşları ile yaptığı/yapacağı iş birliktelikleri sayesinde, öğrencilerine ve mezunlarına ihtiyaç duydukları eğitim kaynaklarına erişimi sağlayacak önemli teknik olanaklara sahiptir. Dijital eğitim kaynaklarının işbirlikleri ile çeşitlendirilmesi ve bu kaynakların örgün eğitime intibakı için yol haritası oluşturulacak ve ayrıntılı faaliyet planı uygulamaya konacaktır.
1.2.5. İdari personelin hizmet içi eğitiminde dijital imkânların kullanılması
Mevzuattaki ve teknolojideki hızlı değişim ve gelişim, hizmetin devamlılığını sağlamada idari personelin sistematik biçimde hizmet içi eğitim alma ihtiyacını doğurmaktadır. Personel sayısının azlığı ve günlük çalışma temposunun yoğunluğu, personelin yerleşke dahilinde ve mesai saatleri içinde bu türdeki eğitimlere katılmasını zorlaştırmaktadır. Ayrıca yabancı dil eğitimi gibi uzun bir vadeye yayılan eğitimlerde, katılan personelin devamlılığının sağlanması zorlaşmakta ve istenen eğitim seviyelerine erişmek mümkün olmamaktadır. Bir diğer dikkate alınması gereken husus da, öğrenci işleri gibi bilgi birikiminin uzun vadede oluştuğu birimlerde personel eksilmesi ve değişiminin neden olduğu kayıplardır. Bilgi birikiminin yeni gelenlere aktarılabilmesi ve kaybına izin verilmemesi gerekmektedir. Tüm bu nedenler, başta uzaktan eğitim olmak üzere dijital tekniklerinin hizmet içi eğitimde kullanılmasını zorunlu kılmaktadır. İki yıllık bir süreyi kapsayacak biçimde hangi eğitimlerin verilmesi gerektiği hakkında bir tarama çalışması yapılacak, uzaktan eğitim merkezi bünyesinde bir faaliyet planı hazırlanacak ve uygulamaya konacaktır.
1.2.6. Sanal masaüstü altyapısının güçlendirilmesi
Sanal masaüstü altyapısı (VDI), masaüstü ortamlarının merkezi bir sunucuda barındırılması olarak tanımlanır. Belirli masaüstü görüntüleri sanal makinelerde (VM'ler) çalıştığı ve bir ağ üzerinden son istemcilere teslim edildiği için bir masaüstü sanallaştırma biçimidir. Bu uç noktalar, PC'ler veya tabletler veya ince istemci terminalleri gibi diğer cihazlar olabilir. Uç noktalarından bir VDI çözümüne uzaktan erişen kullanıcı, işletim sistemini, üzerindeki uygulamaları ve verileri yerel olarak çalışıyormuş gibi yönetebilir. Bu kurulum, ihtiyaç duyulan her şeye, özel bir donanım gerektirmeden neredeyse her cihazdan güvenli bir şekilde erişilmesini sağlar. Bu türdeki bir altyapı 2018 senesinde Üniversitede devreye alınmış, sabit istemciler kütüphane ve bilgisayar laboratuvarlarında kurularak öğrencilerin kullanımına verilmiştir. Zaman içinde elde edilen teknik tecrübe sayesinde ve mevcut altyapı takviye edildiği takdirde, sistemi yerleşke dışına açmak ve öğrencilere eğitimlerinde için ihtiyaç duydukları kaynaklara uzaktan erişim sağlamak mümkün olacaktır. Bilgi İşlem Daire Başkanlığı tarafından sürecinin yol haritası oluşturulacak ve ayrıntılı faaliyet planı uygulamaya konulacaktır.
2. ARAŞTIRMA-GELİŞTİRME
2.1. Açık Bilim Uygulamasının Yaygınlaştırılması
Yayınların, araştırma verilerinin, laboratuvar notlarının ve diğer araştırma süreçlerinin çıktılarına bedelsiz erişilebildiği, belli koşullar altında araştırmanın yeniden kullanımı, dağıtımı ve üretilmesine izin veren, araştırmacıların birlikte çalışabileceği ve katkıda bulunabileceği şekilde bilimin yapılması açık bilim olarak tanımlanmaktadır. 2020 yılında Galatasaray Üniversitesi Açık Bilim Uygulama Yönergesinin Senato tarafından kabul edilmesinin ardından Kurumsal Akademik Arşiv Sistemi kurulmuş ve Türkiye Akademik Arşivine (Harman) katılmıştır.
Açık bilim uygulamalarını Üniversite geneline yaygınlaştırmak, başarılı uygulamalar yapan araştırmacıları ödüllendirmek ve araştırmacıları bilinçlendirme faaliyetlerini yönlendirmek üzere faaliyet planı hazırlanacak ve uygulamaya konacaktır.
2.2. ArGe Faaliyetlerinin Görünürlüğünün ve Akademik-Sanayi İşbirliklerinin Artırılması
Sanayi kurum ve kuruluşları başta olmak üzere tüm dış paydaşların işbirliği yapmak istedikleri konular ile Üniversite öğretim elemanlarının akademik bilgi birikimi ve deneyimlerinin olduğu konuların kolayca eşleştirilebilmesini sağlayan bir internet tabanlı bilişim altyapısı kurulması öncelik arz etmektedir. Bu altyapı sayesinde Üniversitedeki araştırma imkânlarının tanıtılması, yapılan araştırmaların sonuçlarına kolayca ulaşılabilmesi ve böylece araştırma-geliştirme faaliyetinin görünürlüğünün artırılması da sağlanacaktır. Böyle bir sistemden beklenen özelliklerin mevcut altyapının geliştirilmesi ile sağlanması için tasarım yapılacak, hazırlanacak ve uygulamaya konulacaktır.
2.3. Çevrim İçi Bilimsel Etkinliklerin Artırılması
Üniversitenin mevcut çevrim içi toplantı altyapısı, küçük ve büyük çaplı canlı bilimsel etkinlikleri düzenlemek için oldukça yeterlidir. Üniversite stratejik planının da bir unsuru olarak kongre, konferans, seminer, forum, çalıştay, panel gibi yurt içi ve dışı bilimsel etkinliklerin çevrim içidüzenlenmesi teşvik edilecektir.
2.4. Dijital Dönüşüm ile İlgili Araştırma Merkezleri/Grupları Kurulması
Veri toplama, depolama, işleme ve iletme maliyetleri azalmaya devam etmekte olduğundan, sosyal ve ekonomik etkinlikler artan şekilde internet ortamına kaymaktadır. Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki ve dijital ekonomideki diğer yenilikler, sunulan ürün ve hizmetleri çeşitlendirmekte ve sağlık, tarım, kamu yönetimi, vergilendirme, pazarlama, raporlama, ulaşım, eğitim, medya ve çevre başta olmak üzere çok sayıda alandaki politikaların, süreçlerin ve örgütlenmelerin değişimine neden olmaktadır. Ancak dijital dönüşüm aynı zamanda tahripkâr da olabilmekte, bireylerin birbirleriyle ve toplumla etkileşimini, ekonominin yapısını ve iş modellerini değiştirebilmektedir. Bu nedenle başta mahremiyet, güvenlik, tüketim, rekabet, yenilikçilik, üretim, yönetim ve istihdam olmak üzere birçok alanda yeni politikalar üretilmesi gerekmektedir. Üniversitenin 2018-2022 dönemini kapsayan öncelikli araştırma alanları arasında bilgi toplumu ve dijital dönüşüm bulunmaktadır. Bu dönemde konu hakkında önemli sayıda araştırma yapılmış ve bilgi birikimi oluşmuştur. Yapılan çalışmaların niceliğini ve niteliğini artırmak ve bunları daha görünür kılmak için dijital dönüşüm ile ilgili uygulama ve araştırma merkezlerinin ve araştırma gruplarının kurulumu teşvik edilecektir. Ayrıca bu merkezler aracılığı ile sunulacak danışmanlık hizmetleri ve eğitim programları ile toplumsal gelişime katkıda bulunulması söz konusu olabilecektir.
2.5. Yüksek Başarımlı Hesaplama Altyapısının Güçlendirilmesi
Yüksek başarımlı hesaplama altyapısı, Üniversitede hesaplamalı bilim ve mühendislik alanlarında farkındalık yaratmak, bilimsel araştırma ve ArGe faaliyetlerinde yeterli hesaplama altyapısı sağlamak için 2018 yılında kurulmuştur. Mevcut altyapı Bilgisayar Mühendisliği ve Endüstri Mühendisliği bölümleri öğretim elemanları tarafından etkin biçimde kullanılmaktadır. Akıllı Sistemler Mühendisliği ve Veri Bilimi gibi yüksek lisans programlarının yakın zamanda açılmış olması bu altyapıya olan ihtiyacı artırmaktadır. Buna ilaveten, Üniversite bünyesinde çok farklı kaynaklardan elde edilen büyük miktarda verinin gruplama, sınıflandırma, tahmin, kontrol, yapay zekâ, optimizasyon gibi alanlarda kullanımını içeren ArGe çalışmalarının sayısının arttığı görülmektedir. Bu bağlamda, yüksek başarımlı hesaplama altyapısının imkânlar dâhilinde güçlendirilmesi için bir faaliyet planı hazırlanacak ve uygulamaya konulacaktır.
3. TOPLUMA KATKI
3.1. Dijital Dönüşüm ve Etkileri Hakkında Etkinlikler Düzenlenmesi
Dijital dönüşüm sürecinin doğa, toplum, ekonomi ve yönetsel süreçlere kaçınılmaz olarak derin etkileri bulunmaktadır. Yazında olumlu etkileri daha çok vurgulanmakla beraber, gerekli ve uygun yaklaşımlar üretilmez ise sürecin olumsuz etkileri olacağı da bilinmektedir. Türkiye’deki farklı toplumsal kesimler, çevresel koşullar ile üretim ve hizmet sektörlerinin durumlarını dikkate alacak ve politika üreticilerine yol gösterecek bilimsel ve genele açık etkinler düzenlenmesi hedeflenmektedir. Bu kapsamda Üniversite Rektörlüğü, akademik birimler, Kültür ve Sanat Merkezi ile araştırma merkezleri işbirliğiyle yıllık faaliyet planları hazırlanacak ve uygulama konacaktır.
3.2. Sürekli Eğitim Merkezi Eğitimlerinin Dijital Ortama Taşınması
Sürekli Eğitim Merkezinin (GSÜSEM) yürüttüğü çalışmalar Üniversitenin topluma katkı boyutunun önemli bir parçasını oluşturmaktadır. 2020 yılına kadar Merkez tarafından sunulan eğitimler yüz yüze yapılmış, bu tarihten itibaren mücbir sebeple eğitim programları çevrim içi ortamda canlı sunulmaya başlanmıştır. Bu değişimin olumlu sonuçları görülmüştür. Özellikle hitap edilen kitle yakın coğrafya ile sınırlı kalmayıp oldukça genişlemiş, kaydedilmesi sayesinde eğitim istenen zamanda erişilebilir hale gelmiştir. Buna ilaveten, Üniversite öğretim elemanlarının uzmanlıklarını genele aktarmada kullanabileceği sosyal medya, sohbet ve tartışma uygulamaları, dijital video kanalları, podcast gibi pek çok kolay erişilebilir araçlar bulunmaktadır. Sosyal sorumluluk kapsamında bu dijital araçlardan bir plan ve program dâhilinde yararlanılması, Üniversitenin topluma katkısının önemli bir ayağını oluşturacaktır. GSÜSEM aracılığıyla dijital ortamda sunulan eğitim ve sosyal sorumluluk faaliyetlerinin artırılması ve çeşitlendirilmesi konusunda faaliyet planı yapılacak ve uygulamaya konacaktır.
3.3. Paydaşlarla İlişki Kurmada Dijital Ortamdan Faydalanılması
Paydaşlarla programlı biçimde bir araya gelinerek Üniversitenin ve akademik birimlerin genel işleyişi, strateji ve politikaların belirlenmesi, eğitim-öğretim programlarının güncellenmesi ve araştırma-geliştirme faaliyetlerinin yönlendirilmesi gibi konularda görüşlerinin alınması hususu, kalite güvencesi çalışmalarının ayrılmaz bir parçasıdır. Bununla birlikte, özellikle öğrencilerin eğitim-öğrenimlerini sürdürürken profesyonel hayata hazırlanmalarında kendine yardımcı olunması ve mezuniyetlerinden sonra Üniversite ile ilişkilerini devam ettirmelerinin sağlanması önem arz etmektedir. Paydaşlarla ilişkileri sistematik hale getirmede ve yoğunlaştırmada dijital ortamlardan nasıl daha fazla faydalanılabileceği hakkında bir tarama çalışması yapılacak, bunun analizine uygun bir faaliyet planı hazırlanacak ve uygulamaya konulacaktır.
3.4. Dijital Hizmetlerin Engelliler için Erişilebilirliğinin Artırılması
Üniversite yerleşkesinin fiziksel ortamının engelliler için erişilebilir olması, 2016 yılından günümüze sistematik biçimde ele alınmış ve gerekli olan tüm düzenlemelerin tamamına yakını bitirilmiştir. Ancak aynı gelişmenin dijital ortamda verilen hizmetler için de sağlanması gerekmektedir. Mevcut ve öngörülen dijital hizmet kalemlerinin envanteri çıkarılacak, imkanlar dâhilinde bir önceliklendirme yapılarak faaliyet planları hazırlanacak ve uygulanacaktır.
3.5. Üniversitenin Tarihçesinin Dijital Arşivinin Oluşturulması
1994 yılında kurulan Galatasaray Üniversitesinin geçmiş yıllarını kapsayan gelişim tarihçesini gelecek kuşaklara aktarmak üzere internette genele açık bir dijital arşiv oluşturulması ihtiyaç olarak ortaya çıkmıştır. Kültürel Dokümantasyon Merkezinin yürütücülüğünde bu arşivin oluşturulması için faaliyet planı hazırlanacak ve uygulamaya konulacaktır.
4. YÖNETİM VE İDARİ
4.1. İş Süreçlerinin Yönetimi ve Dijital Dönüşüm
İş süreci yönetimi, örgütsel işlevlerin aksine örgütsel süreçlere odaklanan bütünsel bir yönetim yaklaşımıdır. İş süreci yönetiminin bütünsel doğası, iş süreçlerinin ölçülmesi ve iyileştirilmesinin yanı sıra organizasyonel strateji ve hedeflerle uyumu içerir. Bu uyum başarılı olursa, kuruluşlar daha iyi iş sonuçları elde edebilir. Dijital dönüşüm ise, bir kuruluşun "geçmişten miras alınan eski yaklaşımlardan dijital, sosyal, mobil ve yeni teknolojileri kullanarak yeni çalışma ve düşünme yollarına" geçiş sürecidir. Bir organizasyon içinde dijital dönüşüm gerçekleştirmek, sadece temel iş operasyonlarının ve süreçlerinin dönüşümü anlamına gelmez, aynı zamanda organizasyonel yapıların yanı sıra yönetim yaklaşımlarında, düşünme şekillerinde ve liderlikte de değişiklikler anlamına gelir. Başarılı bir dijital dönüşüm için, bir organizasyondaki mevcut iş süreçlerinin dijitalleştirme, entegrasyon ve verilerin analizi sayesinde otomatikleştirilmesi ve yeni iş modellerinin dijitalleşme ile oluşturulması esastır. İş süreci yönetimi, şu yollarla dijital dönüşüm sürecine yardımcı olabilir: (a) süreç motorlarının kullanımı, (b) iş analitiğinin etkili kullanımı, (c) içerik yönetiminin etkili kullanımı, (d) işbirliği araçlarının kullanılması ve (e) çevik bir organizasyon olmak için otomasyonun kullanılması.
Galatasaray Üniversitesinde COSO modelini temel alan iç kontrol ve risk yönetimi sistemi kurulmuştur. İş süreçleri oluşturulmuş, riskler tanımlanmış ve analiz edilmiş, oluşan risk haritası üzerinden riskler önceliklendirilmiş ve kontrol faaliyetleri tanımlanmıştır. Bu altyapıyı dijital dönüşüm sürecini desteklemeye yönelik olarak kullanmak üzere bir faaliyet planı oluşturulacak ve uygulamaya konulacaktır.
4.2. Siber Güvenlik Uygulamaları
Her yerde ve her zamanda sürekli ağa bağlı olma ve yoğun veri paylaşımı, siber güvenliğin önemini olağanüstü artırmıştır. Siber güvenlik, ağları, cihazları, programları ve verileri saldırı, hasar veya yetkisiz erişime karşı korumak için tasarlanmış teknolojiler, süreçler ve uygulamalar bütünü anlamına gelir. Etkili bir siber güvenlik için, bir kuruluşun bilgi sistemlerinin tamamını kapsayacak şekilde çabalarını koordine etmesi gerekir. Siber unsurlar şunları kapsar: ağ güvenliği, uygulama güvenliği, uç nokta güvenliği, veri güvenliği, kimlik güvenliği, veritabanı ve altyapı güvenliği, bulut bilişim güvenliği, mobil güvenlik, felaket kurtarma/iş devamlılığı planlama. Bu kapsama uygun olarak ilk çalışmalar 2017 yılında Felaket Kurtarma Merkezinin kurulması ile başlamış, 2019 yılında Bilgi İşlem Daire Başkanlığının yürütücülüğünde ISO27001 Bilgi Güvenliği Sertifikası alınmıştır. 2020 yılında Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi tarafından yayımlanan Bilgi ve İletişim Güvenliği Rehberi ise müteakip çalışmaları yönlendirmektedir. Planlaması yapılan ve yürütülen çalışmaların 2022 yılı sonunda tamamlanması hedeflenmektedir.
4.3. Veri Ambarı Altyapısının Kurulması
Veri Ambarı, yapılan iş hakkında içgörü kazanmak için çeşitli kaynaklardan veri toplama ve yönetme sürecidir. Genellikle heterojen kaynaklardan gelen büyük miktarda iş verisinin, günlük işlemleri yürütmek yerine sorgulama ve analiz için elektronik olarak depolanmasıdır. Veri ambarları sayesinde depolanan veriler bilgiye dönüştürülebilir ve fark yaratmak için zamanında kullanıcılara ulaştırılabilir. Üniversitede yürütülen rutin işlemlerin analizi ile birlikte ortaya çıkan öğrenci ve program başarımı, stratejik plan başarımı, kalite başarımı gibi ölçülmesi, hesaplanması ve yıllar bazında takip edilmesi gereken pek çok unsur bulunmaktadır. Ayrıca yapılacak analiz sonuçlarının ve istatistiklerin genel ile paylaşılabilmesi için veri ambarı altyapısı kurulması büyük önem arz etmektedir. Bu sebeplerle, Üniversite için bir veri ambarı tasarımı yapılacak, hazırlanacak ve mevcut bilişim sistemleri ile entegre edilerek uygulamaya konulacaktır.
4.4. Uzaktan Çalışma Altyapısını Hazır Tutmak
Uzaktan çalışma, çalışanların ofis mekânının dışında evden veya herhangi bir yerden çalışabilecekleri profesyonel bir ortamı tanımlar. Her ne kadar koronavirüs pandemisi gibi olağanüstü durumlarda yapılan özel düzenlemelerle uzaktan çalışma mümkün olmuş olsa da, mevzuatta kamu kurumu çalışanlarının uzaktan çalışması düzenlenmemiştir. Ancak tedbiren, olağanüstü dönemde edinilen tecrübeyi kalıcı kılmak ve gelecekteki olası bir kanuni düzenleme için hazır olmak gerekmektedir. Gelecek yıllarda uygulanması muhtemel harmanlanmış eğitim yaklaşımı için güvenli ve konforlu uzaktan çalışma koşulları sağlanmalıdır. Buna ilaveten, personel sayısının çok sınırlı olması ve işin sürekliliğini sağlama ihtiyacı nedeniyle bazı özel durumlarda ve isteğe bağlı olarak uzaktan çalışma yapılabilir. Uzaktan çalışma altyapısının etkili biçimde düzenlenmesi için faaliyet planı hazırlanacak ve uygulamaya konulacaktır.
4.5. Paydaşların Karar Alma Süreçlerine Katılımı ve Yönetsel Kararların Paylaşımı
Üniversite komisyon ve kurullarının aldığı kararların, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu hükümlerine uygun ve sadece ilgili paydaşlar için erişilebilir olacak şekilde açıklanmasını sağlayacak bir bilgi sistemi tasarlanacak ve uygulamaya alınacaktır.
4.6. Akıllı Bina Uygulamaları
Akıllı bir bina; ısıtma, havalandırma, klima, aydınlatma, güvenlik ve diğer sistemler dâhil olmak üzere binanın işlemlerini kontrol etmek için otomatik süreçleri kullanan bir yapıdır. Verileri toplamak ve bir işletmenin işlevlerine ve hizmetlerine göre yönetmek için sensörler, aktüatörler ve mikroçipler kullanır. Bu altyapı, enerji kullanımını azaltarak, mekânın nasıl kullanıldığını optimize ederek ve binaların çevresel etkilerini en aza indirerek, mülkün güvenilirliğini ve performansını artırır. 2015 yılından bu yana Üniversite yerleşkesindeki elektrik, sıhhi ve mekanik tesisatın tamamına yakını daha az kaynak tüketecek şekilde yenilenmiş ve bunlara yenileri eklenmiştir. Yeni kurulan dijital kamera ve kart geçiş sistemleri ile güvenlik güçlendirilmiştir. Bu görece yeni altyapıdan veri toplayan, verilerin analizini yapıp bunun sonucuna göre altyapıyı kontrol eden bir sistemin imkanlar dahilinde devreye alınması ve var olan sistemlerin geliştirilmesi için çalışmalar yürütülecektir.
4.7. Kullanıcı Deneyiminin İyileştirilmesi
Dijital dönüşüm sürecini hızlandırmanın önemli bir unsuru kullanıcı deneyimini iyileştirmekten geçmektedir. Paydaşlara sunulmak istenen çözümler kapsamında, kullanıcıların en iyi deneyime ulaşabilmeleri için kullanım esnasında ne hissettiklerinin araştırılıp analiz edilmesi, yorumlanması ve bu bağlamda çözüm sunulması gereklidir. Kullanıcı deneyimini tanımlayan faktörler arasında faydalılık, erişilebilirlik, kullanılabilirlik, bulunabilirlik, güvenilirlik, arzu edilebilirlik ve değerlilik sayılabilir. Üniversite hizmetlerinden yararlanan kullanıcıların farklı ülkelerin vatandaşları olabilmesi nedeniyle, kullanıcı deneyimi tanımlayan bu faktörlerin çok ulusluluk kapsamında da ele alınması gerekmektedir. Üniversitenin paydaşlarına sunduğu dijital hizmetlerde kullanıcı deneyiminin iyileştirilmesi için bir faaliyet planı hazırlanacak ve uygulamaya konulacaktır.